5 Kasım 2007 Pazartesi

PATTAYA : BU KADARINA PES !!!!

Timsah Çiftliği’nden sonra Pattaya’ya vardık. Burası Hint Okyanusu kenarında yer alan küçük bir sahil kenti. Halk kendini tamamen turizme adamış. Bir çoğunuz duymuşsunuzdur. Cinselliğin her türünün son derece rahatlıkla hemen her yerde yaşandığı bir yer burası. Açıkçası bazı manzaralar bizim midemizi kaldırdı. Yaşlı Avrupalı erkeklerin yanında küçücük kızlar..Her yerde davetkar kızların ya da travestilerin müşteri beklediği barlar..Burada seks yaşı 10-11 miş. Üzüntümüzü ve duygularımızı dile getirmem çok zor..
bu fotoyu ben çekmedim, netten bulmuştum, ama kaynağı hatırlamıyorum..
Hamile kadınların erkek çocuk doğurduklarında,durumun üzüntüyle karşılandığı bir yerdeyiz. Kadın burada çok ama çok para ediyor, o nedenle etraf travesti kaynıyor.. Rehberimiz Burak’ın söylediği gibi “Dünyanın en güzel kızlarını burada görebilirsiniz. Ancak kadın olup olmadığından asla emin olamazsınız..” Pattaya’daki ilk günümüzün akşamı Alcazar Show’a gittik. İnanılmaz bir sahne. Muhteşem dekorlar ve giysiler..Bu şovu 5 milyondan fazla kişi izlemiş. 1 saat süren bu şovda, bu sapkın eğilimin bir nevi övüldüğünü ve normalleştirildiğini hissediyorsunuz. Ancak ne yalan söyleyeyim, kendimi Paris’te hissettim ben. Giysiler, aksesuarlar ve dekorlar harikaydı. Ağzımız bir karış açık, “bunlar erkek olamaz” diye izledik şovu.. Şov sonrası para karşılığında hatıra fotoğrafı çektirenleri izlerken , “hepsi mi erkek?” diye sorduk hatta.. ( Bu arada, dünyada paranın en çok sevildiği yer Pattaya herhalde...)
Ertesi gün sabah sahilden bizi alan bir tekneyle Hint Okyanusu’ndaki binlerce adadan biri olan Mercan Adası’na doğru yola çıktık.. Burada doğaya asla zarar vermeden, turizmcilik nasıl yapılır bunu açıkça gördüm. Tamamen doğal bir ortamda birkaç basit tesis yapılmış. Adadaki hiçbir şeye zarar verilmiyor. Ve turist kaynıyor.
Jet ski ve tekneler de olmasa kendinizi ıssız bir adada hissedebilirsiniz..Bembeyaz kumlar ve turkuaz rengi bir denizdeyken kendi kendime, “Allah’ım Hint Okyanusu’ndayım şu anda, Kızıldeniz ‘den sonra burayı da bize nasip ettin, şükürler olsun” dedim..
Mercan Adası dönüşü bizi toptancıya götüren ve para harcamamız için bize izin veren sevgili rehberimiz, ertesi gün için Nong Noach doğal parkına, (botanik bahçesi) gidiş saatimizi belirledi.
Nong Noach, Thailand’ın 70’li yıllarda çok sevilen bir şarkıcısıymış .Bizdeki Sezen Aksu gibi… Devlete ait bir arazide, kendine bir yer almış ve ziyaretçileri arttıkça burayı büyütmüş. Koskoca bir arazide muhteşem bir botanik park yapılmış .
harika çiçeklerden sadece biri. Thailand geleneksel dansları, Thai Boks karşılaşması ve fillerin de yer aldığı bir savaş gösterisini izledikten sonra, parkı gezmeye başladık.
Fillerin gösterisi muhteşemdi. Resim yapıyor, futbol,basketbol , dart oynuyorlar.. Dans ediyor ve çok güzel gösteriler sergiliyorlardı.. İki küçük gorille hatıra fotoğrafları çektirenlerin halleri çok hoştu. Ben de tabi çektirmek istedim, ancak küçük gorilin tacizine uğradım. Bana sarıldığı elini tişörtümün içine sokuverdi. Ben çığlık çığlığayken eşim fotoğraflarımı çekmeye çalışıyordu ancak maalesef çekilen fotoyu bulamadım..Anısıyla yetinmek zorundayım : )))
Fil safarisinin bu kadar bel ağrıtan ve rahatsız bir yolculuk olacağını düşünmemiştim. Yine de elbette, tam fil üzerindeyken yağan muson yağmurları ile ıslanmak, ilginç bir deneyim oldu bizim için…
Bu arada ilginç ama çok lezzetli birkaç tropik meyvenin fotoğraflarını da sizler için çektim..
Yarın son iki günümüzü geçirdiğimiz Singapur’u anlatacağım : ))))))

3 yorum:

SERPİLLE HAYATA DAİR dedi ki...

sitenizdeki resimler ve yazılarla bu kadar bilgilenir insan. eşimin evliya çelebi kalan seyyahlık ruhu vardır birazda. sitenizi o bile okumaya başladı.. gerçekten sayenizde faydalandık.. ayağınıza sağlık.. darısı bizim başımıza...

illede dedi ki...

çok teşekkür ederim, umarım faydalı olabiliyorumdur.. ve umarım bir gün sizler de oraları görme şansını bulursunuz..:))

sizin bloğunuz var mı ben de sizi ziyaret etmek isterim..

Adsız dedi ki...

canım sayende pattaya yıda görmüş kadar olduk,şimdi heyecanla singapuru bekliyorum.bu güzellikleri paylaştığın için çok teşekkürler